Genel

Derin Solunum Egzersizleri

Derin soluk almada karın kaslarını kullanarak burun yoluyla yavaşça içeriye alınan hava, dudakların arasından yavaşça dışarıya verilir. Doğru şekilde derin soluk alabilmek için sadece göğüs kafesi kasları değil, diyafram ve karın kasları da kullanılmalıdır.

Hastaya solunum egzersizleri sadece tarif edilmeyip hemşire tarafından yapılarak gösterilmelidir.

Büzük dudak (pursed-lip) solunumu

Egzersiz sırasında ve günlük aktiviteler sırasında solunum ihtiyacının arttığı durumlarda dispneyi kontrol altına almak ve rahatlatmak amacıyla KOAH’lı hastalar tarafından spontan veya bilinçli olarak kullanılan bir solunum tekniğidir.

Bu yöntem ekspirasyon sırasında kontrolü sağlamak ve alveollerin maksimum düzeyde boşalmasını kolaylaştırmak için kullanılır. Hava yolu kollapsını önlemek için burundan derin nefes alınıp dudakların büzülerek yapıldığı yavaş ve uzun ekspirasyondur.

Pursed lip solunumu, su dolu bardağa pipetle üfleyerek baloncuk yapma, Pink pong topuna sadece oynayacak kadar üfleme ya da balon şişirme ile de yapılabilir. Ayrıca çiçek koklar gibi nefes alıp mum alevini söndürmeyecek kadar nefes vermesi söylenerek de egzersiz yapılabilir.

Solunum sıkıntısı esnasında nefesin kontrolüne yardımcı olur. Ekspirasyonda havayollarını açık tutmaya yardım eder.

Yürürken her iki adımda nefes alınarak ve her 4-5 adımda büzülen dudaklar arasından nefes verilerek de bu egzersiz yapılabilir.

Diafragma solunumu

Diafragma solunumun en önemli kasıdır. Eğer diafragma dışındaki kaslar solunumda daha fazla görev alıyorlarsa tedavinin amacı diafragmatik solunumu arttırmak olmalıdır. Diafragmatik solunumda amaç, inspirasyon sırasında diafragmanın aşağı inmesi, ekspirasyon sırasında yukarı çıkmasıdır.

Solunumun en önemli kası olan diyafragmayı kuvvetlendiren bir egzersizdir. Düzenli yapılan egzersizler bu kasın etkinliğini artırır.

DERİN SOLUNUM EGZERSİZLERİ İŞLEM BASAMAKLARI

Ameliyat sonrası dönemde, ağrı oluşacak ya da ameliyat dikişleri açılacak korkusu ile hastalar hareket etmek istemezler. Bu nedenle ameliyat öncesi dönemde, hastaya, hareket etmenin organizma üzerindeki etkileri, ameliyattan sonra nasıl hareket  edebileceği konusunda bilgi verilmeli, gerekirse uygulamalı olarak gösterilmelidir.

Ameliyat sonrası dönemde, en sık rastlanan problem ağrıdır. Dokuların ve sinirlerin kesilmesine bağlı olarak ortaya çıkan ağrının en etkili tedavisi, düzenli  analjezik kullanımıdır. Ancak, analjeziklerin fazla kullanılması diğer organların fonksiyonlarını olumsuz etkileyebilir. Ameliyat sonrası dönemde analjezik kullanımını en aza indirmek için hastaya analjeziklerin kullanımı ve etki süreleri hakkında bilgi verilmelidir.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Başa dön tuşu